Bilindiği üzere; Ülkemizde yaşanan gerek 7 Haziran gerekse 1
Kasım seçimleri öncesinde hemen tüm partilerin seçmene verdikleri vaatlerin
başında asgari ücretin daha yüksek tutarda belirleneceği vaadi vardı. Bu
kapsamda, 1 Kasım seçimleri öncesinde Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından
verilen vaatlerde de asgari ücretin net 1.300 Türk Lirası olacağı ifade
edilmişti.
Bilindiği üzere; 4857 sayılı İş Kanunu'nun 39. maddesi
gereğince, iş akdi ile çalışan ve bu Kanun kapsamında olan veya olmayan her
türlü işçinin ücretini tespit etmekle görevli Asgari Ücret Tespit Komisyonu
tarafından asgari ücret belirlenmektedir. Asgari Ücret Tespit Komisyonu,
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın tespit edeceği üyelerden birinin
başkanlığında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü veya
yardımcısı, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü veya yardımcısı, Devlet
İstatistik Enstitüsü Ekonomik İstatistikler Dairesi Başkanı veya yardımcısı,
Hazine Müsteşarlığı temsilcisi, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı'ndan
konu ile ilgili dairenin başkanı veya yetki vereceği bir görevli ile bünyesinde
en çok işçiyi bulunduran en üst işçi kuruluşundan değişik işkolları için
seçecekleri beş, bünyesinde en çok işvereni bulunduran işveren kuruluşundan
değişik işkolları için seçeceği beş temsilciden kurulur. Asgari Ücret Tespit
Komisyonu en az on üyesinin katılmasıyla toplanır. Kurul, üye oylarının
çoğunluğu ile karar verir. Oyların eşitliği halinde, Başkanın bulunduğu taraf
çoğunluğu sağlamış sayılır. Komisyon kararları kesindir. Kararlar Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girer.
Son olarak 31.12.2014 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan
Asgari Ücret Tespit Komisyonu kararı uyarınca 01.01.2015 – 30.06.2015 tarihleri
ile 01.07.2015 – 31.12.2015 tarihleri arasında milli seviyede tüm çalışanlar
için aynı olarak belirlenmiş ve uygulanmış olan asgari ücret brüt tutarları
şöyleydi:
Anılan brüt asgari ücret tutarlarından bekar bir asgari
ücretlinin eline geçen net tutar (asgari geçim indirimi olarak ücretlerinin
gelir vergisinden indirilen, dolayısıyla daha az vergi ödenmek suretiyle
ücretlinin eline geçen ilave tutar dahil) yılın ilk yarısında (01.01.2015 –
30.06.2015) 949.07 TL, yılın ikinci yarısında ise (01.07.2015 – 31.12.2015)
1.000.54 TL idi.
Bir asgari ücretlinin işverene maliyeti ise yılın ilk
yarısında 1.471.84 TL, ikinci yarısında ise 1.560.04 TL olmuştu. Ancak, aylık
prim ve hizmet belgelerini Sosyal Güvenlik Kurumu’na düzenli olarak verip, primlerini
de düzenli olarak ödeyen ve borcu olmayan işverenler 5 puanlık sigorta primi
indiriminden yararlandıkları için, söz konusu indirim dikkate alındığında,
asgari ücretin işverene maliyeti 2015 yılının ilk yarısında 1.411.76 TL, ikinci
yarısında ise 1.496.36 TL olmuştu.
Seçimden önce vaat edilen aylık net 1.300.00 TL tutarındaki
asgari ücret, önceki asgari ücrete göre yaklaşık %30 oranında artış anlamına
gelmektedir. Elbette asgari ücretle geçinmek zorunda olanlar için bu
yadsınamayacak önemdedir. Ancak bu artışı ödeyecek olanlar işverenlerdir.
Bu şekilde belirlenecek net asgari ücretin, mevcut yasal
düzenlemelere göre hesaplanacak aylık brüt tutarı 1645.77 TL ve bu asgari
ücretin işverene maliyeti ise 2.016.07 TL olacaktır. Aylık prim ve hizmet
belgelerini Sosyal Güvenlik Kurumu’na düzenli olarak verip, primlerini de
düzenli olarak ödeyen ve borcu olmayan işverenler 5 puanlık sigorta primi
indiriminden yararlandıkları için, söz konusu indirim dikkate alındığında,
anılan asgari ücretin işverene maliyeti 1.933.78 TL olacaktır. Eski ve yeni
asgari ücret tutarlarının ne olduğu aşağıdaki tabloda gösterilmiştir:
İşverenlerin, asgari ücrette oluşacak bu ilave ödemelerin
tamamını hiçbir itirazda bulunmadan kabullenmelerini beklemek çok olası
görünmemektedir. Her ne kadar bu asgari ücretin uygulanıp, uygulanmayacağı ya
da ne zamandan itibaren uygulanabileceği henüz belli olmasa da, tutarlılık ve
güvenilirlik açısından seçim öncesinde verilen sözlerin tutulmak zorunda
kalınması muhtemeldir. Bu nedenle, anılan sözlerin tutulabilmesi için sanırım
Devletin de işverenin maliyetlerini azaltacak ilave önlemeler alması ve
düzenleme yapması gerekecektir. Bu anlamda yapılabilecek düzenlemelerin
başlıcaları; asgari ücretten alınan gelir vergisini daha da indirmek ve
işverenin ödeyeceği sigorta primlerinde ilave indirim yapmaktır.
Arif Akarca / Dr. Mehmet Şafak
0 yorum:
Yorum Gönder