AK Parti’nin 1 Kasım seçimlerinden başarıyla ve tek parti
hükümeti kuracak şekilde çıkmasıyla birlikte gündemin en önemli konusu seçim
beyannamesindeki bin 300 TL’lik asgari ücret oldu.
Asgari ücretin bin 300 TL olacağının açıklanmasıyla
birlikte çalışanlar sevinirken esnaf ev işverenler de yasal maliyetleriyle
birlikte 2 bin lirayı geçecek olan asgari ücret sonrasında ne yapacaklarını
düşünmeye başladı Şirketler açısından değerlendirildiğinde asgari ücrette yapılacak
yüzde 30 iyileştirmenin piyasada ücretler dengesini bozup bozmayacağı da merak
ediliyor.
Elbette 1.000 TL ila 1.500 TL aralığında ücret ödenen
çalışanlar yönünden bakıldığında asgari ücret artışının etkili olacağı
düşünülse de, piyasanın geneli açısından ve özellikle 1.500 TL ve üzeri ücret
ödenen çalışanlar yönünden genele yayılmış bir risk olmadığını
söyleyebiliriz.
Piyasada 2016 yılı için özel sektör şirketleri tarafından
yapılan bütçe çalışmalarında genele bakıldığında yüzde 8 ila yüzde 10 aralığında
zam öngörülüyor. Elbette toplu iş sözleşmeleri veya şirket politikaları
nedeniyle daha yüksek bir artış yapabilecek şirketler de mutlaka vardır.
***
Asgari ücret bin 300 TL olur mu?
Birçok kişinin asgari ücretin bin 300 TL olması konusunda
halen tereddüt ettiği görülüyor. Öncelikle şunu söylemeliyiz, asgari ücret
artışı aralık ayı içerisinde Asgari Ücret Tespit Komisyonu gündemine gelecek.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda 5 işçi, 5 işveren ve 5'de kamu temsilcisi
olmak üzere toplam 15 kişi yer alıyor.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu asgari ücreti bütün
işkollarını kapsayacak şekilde belirlemektedir. Ücretin, bir günlük olarak
belirlenmesi esastır. Aylık, haftalık, saat başına, parça başına veya yapılan
iş tutarına göre ücret ödenen durumlarda gerekli ayarlamalar buna göre
yapılmaktadır.
Asgari ücretin belirlenmesinde dil, ırk, renk, cinsiyet,
engellilik, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ile benzeri sebeplere
dayalı herhangi bir ayrım yapılamaz.
Asgari ücret en geç iki yılda bir olmak üzere belirlenir.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, asgari ücretin
belirlenmesinde; ülkenin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik durumu, ücretliler
geçinme indekslerini, bu indeksler yoksa geçinme indekslerini, fiilen ödenmekte
olan ücretlerin genel durumunu ve geçim şartlarını göz önünde
bulundurur. İşçilere, komisyonca belirlenen ücretlerden düşük ücret
ödenemez. İş sözleşmelerine ve toplu iş sözleşmelerine bunun aksine hükümler
konulamaz.
İşverenler tarafından, işçilere sağlanan sosyal yardımlar
sebebiyle asgari ücretten herhangi bir indirim yapılamaz.
Komisyon, ücretin belirlenmesinde konuyla ilgili bütün kamu
kurum ve kuruluşları ve üniversiteler ile işbirliği yapabilir, işçi ve işveren
kuruluşlarının bu konudaki öneri ve görüşlerini alabilir. Ayrıca Komisyon,
gerektiğinde uzman kişilerin bilgisine başvurabilir.
Komisyondaki görüşmeler ve komisyonun çalışmaları gizlidir.
Başkan, üyeler ve raportörler ile bu maddenin kapsamına giren kişi ve
kuruluşlar bu görevleri dolayısıyla öğrendikleri her türlü bilgi ve belgeleri gizlemekle
yükümlüdür.
Alınan kararlar Komisyon Başkanı tarafından kamuoyuna
duyurulur.
***
Asgari ücret maliyeti düşürülmeli
Esasen bin 300 TL olarak belirlenecek asgari ücretin
bir de işveren maliyeti var. Aşağıdaki tabloda, 1.300,03 TL asgari ücretin
kıdem tazminatı dahil edildiğinde (Beş puan SGK indirimi yapılmış haliyle)
2.070.97 TL bir maliyeti olacak.
Dolayısıyla, öncelikle işveren maliyetini düşürecek bir
takım iyileştirmelere ihtiyaç var. Örneğin, asgari ücrete kadar olan ücretin
SGK priminde ilave 5 puanlık bir düşürülmeye ihtiyaç var.
Alternatif olarak;
- İşsizlik sigortasında işveren payının yüzde 2’den yüzde
1’e indirilmesi,
- Kısa Vadeli Sigorta Kolu Primi'nin yüzde 2’den yüzde 1’e indirilmesi,
- SGK beş puan prim teşviki benzeri “BEŞ PUANLIK VERGİ TEŞVİKİ” verilmesi,
- Ücretlerden alınan damga vergisinin kaldırılması,
- Kısa Vadeli Sigorta Kolu Primi'nin yüzde 2’den yüzde 1’e indirilmesi,
- SGK beş puan prim teşviki benzeri “BEŞ PUANLIK VERGİ TEŞVİKİ” verilmesi,
- Ücretlerden alınan damga vergisinin kaldırılması,
ile işveren maliyetlerinin sürdürülebilir olması mümkün
olacaktır.

İbrahim Işıklı
0 yorum:
Yorum Gönder